11. Sınıf İngilizce 2. Ünite Kelimeleri ve Anlamları Hard Times Silver Lining

11. Sınıf İngilizce 2. Ünite Kelimeleri ve Anlamları Hard Times Silver Lining. Silver Lining 11. sınıf İngilizce ders kitabı 3. ünite Hard Times kelimeleri ve Türkçe anlamlarını yazdık.

11. Sınıf İngilizce 2. Ünite Kelimeleri ve Anlamları Hobbies and Skills Silver Lining

  • appliance:cihaz
  • awfully:korkunç
  • challenge: meydan okuma
  • check in: giriş
  • childhood: çocukluk
  • climax: doruk noktası, zirve
  • connect: bağlamak
  • declare bildirmek
  • footstep: basamak
  • guilty: suçlu
  • memory: hafıza
  • plot: plan, konu
  • put off: ertelemek
  • setting: ayar
  • trustworthy:güvenilir
  • vacation: tatil
  • become :  olmak
  • begin: başlamak
  • break leg: bacağını kırmak
  • bullying: zorbalık
  • arrive: varmak
  • attempt: girişim
  •  born: doğmak
  • buy: satın almak
  • challenges: zorluklar
  • chemistry: kimya
  • childhood: çocukluk
  • come across: karşılaşmak
  • common: yaygın
  • communication: iletişim
  • curiosity: merak
  • determination: kararlılık
  • develop: geliştirmek
  • disability: engellilik
  • addiction: bağımlılık
  • daily chores: günlük işler
  • damage : zarar vermek
  • courage: cesaret
  • crowded: kalabalık
  • crucial: çok önemli
  • cry: ağlamak
  • declare war: savaş ilan etmek
  • discovery: keşif
  • drive: araba sürmek
  • die: ölmek
  • drop out of: okulu bırakmak
  • educated: eğitimli
  • education: eğitim
  • earthquake: deprem
  • eating disorder: yeme bozukluğu
  • embassy: elçilik
  • equal rights: eşit haklar
  • household chores: ev işleri
  • revolution:devrim
  • ignore: görmezden gelmek
  • illiteracy: cehalet
  • illiterate: okur yazar olmayan
  • illness: hastalık
  • exam stress: sınav stresi
  • expose: maruz kalmak
  • face to face communication: yüz yüze iletişim
  • failure: başarısızlık
  • faint: bayılmak
  • factories: fabrikalar
  • get a prize: ödül almak
  • hard conditions: ağır şartlar
  • hard times: zor zamanlar
  • hard work: çok çalışm
  • fail the class: sınıfta kalmak
  • feel embarrassed: utanmak
  • feel responsible: sorumlu hissetmek
  • find a job: iş bulmak
  • forget: unutmak
  • get rid of: kurtulmak
  • graduate: mezun olmak
  • health problems: sağlık sorunları
  • hear: duymak
  • helpful: yardımsever
  • herbal medicine: bitkisel ilaç
  • historical events: tarihi olaylar
  • imagination: hayal gücü
  • inspire: ilham vermek
  • introvert: içe kapanık
  • invent: icat etmek
  • luck: şans
  • luxurious lives: lüks yaşamlar
  • memory: anı
  • miss exam: sınavı kaçırmak
  • mistake: hata
  • obstacles: engeller
  • office work: ofis çalışması
  • overcome: üstesinden gelmek
  • poor: fakir
  • poverty: yoksulluk
  • prescribe: reçete yazmak
  • president: başkan
  • prize: ödül
  • probably: muhtemelen
  • protect the environment: çevreyi korumak
  • pursue -izlemek
  • quit job: işi bırakmak
  • racism: ırkçılık
  • radiation: radyasyon
  • raise children: çocuk yetiştirmek
  • receive letters: mektup almak
  • recover: iyileşmek
  • reduce: azaltmak
  • ride a bike: bisiklete binmek
  • scared: korkmuş
  • scholarship: burs
  • shout: bağırmak
  • sibling rivalry: kardeş rekabeti
  • significance: önemli
  • solve :  çözmek
  • stuck in the mud: çamura saplanmış
  • suffer from: sıkıntısını çekmek
  • support: desteklemek
  • toddler: yeni yürümeye başlayan çocuk
  • transportation: ulaşım
  • understanding: anlayışlı
  • unsuccessful: başarısız
  • wander aroud: dolaşmak
  • wash clothes: çamaşır yıkamak
  • washing machine: çamaşır makinası
  • win a prize: ödül kazanmak
  • win: kazanmak
  • winner: kazanan
  • worry about: kaygılanmak

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir