“Gerçek şu ki; o şeytanın, inanan ve yalnız Rablerine dayanıp güvenenler üzerinde onun (şeytanın) bir hakimiyeti yoktur.” (Nahl suresi, 99. ayet.) Verilen ayet ışığında taklidî imandan kurtulup tahkiki (gerçek) imana ulaşmanın önemini tartışınız.

“Gerçek şu ki; o şeytanın, inanan ve yalnız Rablerine dayanıp güvenenler üzerinde onun (şeytanın) bir hakimiyeti yoktur.” (Nahl suresi, 99. ayet.) Verilen ayet ışığında taklidî imandan kurtulup tahkiki (gerçek) imana ulaşmanın önemini tartışınız.

“Gerçek şu ki; o şeytanın, inanan ve yalnız Rablerine dayanıp güvenenler üzerinde onun (şeytanın) bir hakimiyeti yoktur.” (Nahl suresi, 99. ayet.) Verilen ayet ışığında taklidî imandan kurtulup tahkiki (gerçek) imana ulaşmanın önemini tartışınız.

Bu ayette tahkiki imann önemi anlatılmıştır.

Taklidi iman sadece taklide ve başkalrından gördüğü şekle dayanır.

Bu durumdaki kişi başkalarının ileri sürdüğü itirazlarla sarsılır, inancı zayıflar veya inanmayı bırakır.

Taklidi imanı olan kişi şeytanın şüphelerinin etkisindedir.

Gerçek imanı olan kişi ise ilim ve aklı ile öğrenir, düşünür. Şeytanın ve diğer insanların itirazlarına karşı gerekli açıklamaları bildiği için imanı sarsılmaz. Şeytanın hakimiyetine girmez.

Bu yüzden her müslüman imanını taklidi değil, tahkiki iman yapmak için ilim öğrenmelidir, neye niçin, nasıl, neden inandığını bilmelidir.

Bu ayet akıl ve ilim sayesinde tahkiki imanı elde etmenin önemini vurgular.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir