Dede Korkut Dinleme İzleme Metni Oku- Yazılmış Hali-3. Sınıf Türkçe Kitabı

Dede Korkut Dinleme İzleme Metni Oku- Yazılmış Hali-3. Sınıf Türkçe Kitabı. MEB 3. sınıf Türkçe ders kitabında yer alan Dede Korkut Dinleme metninin-izleme metnini yazılmış halini, sözlerini, metnini, konuşma sözlerini yazdık.

Dede Korkut Dinleme İzleme Metni Oku- Yazılmış Hali-3. Sınıf Türkçe Kitabı

Dede Korkut:Heey, dur Karakaçan! Neden korktun böyle?

Akyüz Usta:Dede Korkut, eşeğimle kaybolduk.Bir türlü obaya ulaşamadık.

Dede Korkut: Akyüz Usta neler oluyor? Bu inatçı Karakaçan seni yine mi dinlemiyor?

Akyüz Usta: Yok Dede Korkut bu sefer öyle bir şey değil.

Dede Korkut: Ne oldu peki? Kurt, çakal başka bir hayvan mı korkuttu sizi?

Akyüz Usta: Yok Dede Korkut onlar da değil. Daha fena. Bir haydut İncesu’ya bir köprü yapmış.

Dede Korkut: İncesu’ya köprü yapılmaz ki. Suyu zaten az.İşte işin garip yanı da o ya. Sırf üzerinden biri geçsin de haraç alayım diye yapmış köprüyü Adı da Deli Dumrul.

Akyüz Usta: Demek adı Deli Dumrul.

Deli Dumrul: Ücretsiz geçersiniz ha! Bu yaramazları hafife almakla hata etmişim.Fakat bunun cezası ağır olacak.Demek Kazılık Dağ’a  gidiyorsunuz.O kayaları avucumun içi gibi bilirim. Kazılık Dağ’da sizi kim bekliyor göreceksiniz.

Boğachan: Dede Korkut’un bahsettiği kayalıklar bunlar olmalı.

Uruz: Haklısın, Kazılık Dağ’ın en dik kayalıkları burası.

Basat:Ee hadi, tırmanın.

Aybüke:Senin için söylemesi kolay tabi. Yıllardır ormanda yaşamış olan sensin.

Basat:Dikkatli olun ve asla aşağıya bakmayın.

Uruz:Sanırım şifalı otu burada bulacağız.

Bogachan:Şu şifalı ottan Deli Dumrul’a da götürsek hiç fena olmaz. Belki deliliğe de iyi geliyordur.

Uruz:Bizi elinden kaçırdığı için uzunca bir süre kendine gelemeyecektir.

Aybüke: Hiçbir tırmanıcı yanında ipi olmadan yola çıkmaz.

Deli Dumrul: Tırmanın bakalım siz bu dağın ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyorsunuz. Yukarıda sizi bekliyor olacağım.

Basat:Hadi biraz acele edin! Hadi arkadaşlar daha hızlı çıkabilirsiniz.

Uruz: Tabi tabi söylemesi kolay Basat.

Boğachan: Bu tırmanış gittikçe güçleşiyor. Fakat bunu baarmak zorundayız.Mavi çiçek buralarda bir yerlerde olmalı.Gözümüzü dört açalım.

Basat:Hadi hadi!

(Çocukları gözetlerken kartal yuvasını fark eder.Kartal yavrularını heybesine koyar.)

Deli Dumrul:Bir kartal yuvası şanslı günümdeyim.Bu yavru kartalları yüzlerce akçeye satabilirim.Gelin bakalım yavrucuklar, babanıza gelin.

Aybüke:Siz de bir şey hissettiniz mi arkadaşlar?

Boğachan:Ne gibi bir şey Aybüke?

Aybüke: Bilemiyorum.içimden bir ses yalnız olmadığımızı söylüyor.

Boğaçhan: İçindeki sese sor bakalım mavi şifalı çiçek buralarda mıymış Aybüke?

Aybüke:Sen dalga geç bakalım.

Uruz: Aybüke haklısın galiba. Keskingöz de bir şey sezmiş olmalı. Bu onun uyarı çığlığı.

Basat:Dikkat edin!

Boğaçhan: Bu da neyin nesi böyle?

Aybüke:Neler oluyor Basat?

Basat:Hadi, çabuk olun!Bu büyük kuş,kuşların hakanı.Dikkat edin geliyor!

Uruz:Kartal bu, üstelik çok büyük.

Boğachan: Aybüke, Uruz dikkat edin! Tutuyorum sizi.sıkı tutun Aybüke .Aybüke sıkı tutunun yine geliyor.

Basat:Çekiyorum sizi dayanın. Dikkat edin geliyor.Dayanın az kaldı.

Uruz: Keskingöz yapma. Keskingöz uzaklaş buradan.(Büyük kartal Keskingöz’ü yaralar.) Hayır olamaz Keskingöz!

Aybüke: Üzülme Uruz Keskingöz çok güçlül bir şahindir.

Boğachan: Onu mutlaka buluruz.

Basat: Dikkat edin. (Yukarıdan kaya parçaları düşer.)

Aybüke: Heyelan mı oluyor? Bu kayalar da nerden çıktı?

Deli Dumrul: Bana zarar vermek ha! Bunu ödeyeceksiniz.Son gülen iyi güler.

Basat:Deli Dumrul bizi takip etmiş.

Aybüke: Ondan kurtulmalıyız.Bu kayalarla bizi ezecek.

Deli Dumrul:(Kaya atarken) Alın bakalım, bunu da alın.

Uruz:Bu adam çıldırmış, onu durdurmalıyız. Üstelik bir an önce aşağı inip Keskingöz’ü bulmalıyım.

Şimdi görürsün sen.

Basat: Aklıma bir fikir geldi… Evet…(Deli Dumrul dengesini kaybederek düşer.) Demek bu yüzden bize saldırdı. Sadece yavrularını korumaya çalışıyormuş. Merak etme onlar güvende. Ben senin dostunum Sana zarar vermem. Benden korkmanıza gerek yok. Söz veriyorum. Şimdi oldu. Artık tamamen güvendeler. Aa mavi çiçek işte burada! Teşekkür ederim kartal.

Boğachan: Bak bak bak! Buraya koca bir kuş konmuş.

Deli Dumrul: Çocuklar kurtarın beni.Ne olur ben ettim, siz etmeyin.

Uruz: Bizi nerdeyse uçurumdan aşağı yuvarlayacaktın. Şimdi biz sana neden aynını yapmayalım?

Deli Dumrul: Lütfen siz benim gibi değilsiniz biliyorum. İyi çocuklarsınız. Çok üzgünüm ben öfkeme yenik düştüm.Fakat beni kurtarırsanız iyi bir dost kazanmış olursunuz.

Aybüke:Hadi tutalım onu.

Uruz: Bizi neredeyse yok ediyordu. Tekrar bizi uçurumdan yuvarlamayacağını nasıl bilebiliriz.Ona güvenemeyiz.

Deli Dumrul:Size söz veriyorum, lütfen.

Aybüke: Hadi yardım edin! Onu böyle aşağı düşmesini bekleyemeyiz.

Boğachan: Haklısın ona yardım etmezsek ondan bir farkımız kalmaz. Üstelik düşene yardım etmek gerek.

Deli Dumrul: Öfkemin aklımı başımdan almasına izin verdim. Çok üzgünüm. Bundan böyle beni en yakın dostunuz bilin. Her birinize can borcumu ödeyeceğim. Bu benim size dostluk yeminimdir.

Deli Dumrul: Öfkemin aklımı başımdan almasına izin verdim. Çok üzgünüm. Bundan böyle beni en yakın dostunuz bilin. Her birinize can borcumu ödeyeceğim. Bu benim size dostluk yeminimdir.

Bogachan:Basat, bunlar aradığımız çiçekler, onları bulmuşsun.

Basat:Evet kartal yuvasının hemen yanında buldum.

Aybüke: Bu harika. Artık onları Dede Korkut’ a götürebiliriz.

Uruz: Keskingöz ne oldu sana?

Basat: Yaralanmış.

Uruz: Keskingöz, Şahinim…

Deli Dumrul: Onu sarsmadan götürürseniz bir şey olmaz.

Uruz: Teşekkür ederim Deli Dumrul.

Boğachan: Üzülme Uruz. Bu çiçekler Baybüre’nin gözlerine iyi geleceği gibi Keskingöz’ e de şifa olur. Merak etme.dede Korkut ikisini de iyileştirir. Hadi Dede Korkut bizi bekler.

Deli Dumrul: Şimdi sizi kestirmeden götüreceğim.

Aybüke: Deli Dumrul sana deli denmesine içerlemiyor musun?

Uruz: İstersen sana çılgın Dumrul diyelim. Daha havalı ha ne dersin?

Basat: Havalı ne demek Aybüke? (Gülerler)

DİNLEME METİNLERİNİ OKU

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir