Edebi Mektup Örnekleri Kısa. Edebi mektup şair ve yazarların yani edebiyatçıların birbirlerine ve diğer kişilere gödnerdikleri mektuplardır. Türk edebiyatından kısa edebi mektup örneklerini ve bir tane kısa edebi mektup örneği yazdık.
Edebi Mektup Örnekleri Kısa
EDEBİ MEKTUP ÖRNEĞİ YAZINIZ
Sevgili Mehmet,
İstanbul’a gelşimin ikinci gününde eski kitap satan dükkanları gezdim. Edebiyat dünyasının varlığından haberi olmadığı yazarlarının bir çınar ağacının altında yaptıkları edebi sohbetleri dinledim.
Ağacın şahitliği anlatır ki edebiyat insanı insan yapan en büyük değerdir. İnsanın varlığını somutlaştıran, özüne yaklaştıran yegane araçtır. Kitapçı raflarında bekleyen her biri hazine o kitaplara dokundukça yeni dünyaların varlığından habersiz yaşayan günlük telaşa düşen insanların varlığından habersiz güzellikleri görmeden yitip gitmeleri bana büyük bir üzüntü verdi. Aldığım 5 kitabı ayrı otobüs duraklarında bırakarak belki birilerinin hayatına dokunur ümidi ile rıhtımından ayrılan bir gemi gibi sessizce kitabı bıraktım ve uzaklaştım.
Bu kitaplardan birisini de sana gönderiyorum. Okuduktan sonra sende birine hediye et. Edebiyatımızın buna çok ihtiyacı var.
Sağlıcakla kal… (ÖDEVHANE TARAFINDAN YAZILMIŞTIR.)
ÜNLÜ KİŞİLERİN EDEBİYAT MEKTUPLARINA ÖRNEKLER
Cenap Şahabettin’den Samipaşazade Sezai Bey’e yazığı edebi mektup örneği
Muazzam ve Muhterem Üstat,
Lütfen ihda buyurduğunuz «İclâl», hayli zamandır güzelliklere susamış olan ruhumu bütün acı güzelliği ile kandırdı, ölümün fecaati, bu kadar uzun yaşayacak bir lisan ile zannediyorum ki hiç yazılmamıştır. Duyduğunuz hicranı en samimî kam, ateşi ve iltihabı ile göğsünüzden çıkarmış, kâğıt üstüne koymuşsunuz; cümleleri birbirine gizli bir hıçkırık raptediyor, kelimeler göz yaşı ile dolu; sessiz, ketum ve mektum yaşlar… Ve ağlatan nefsinizle bize gösterdiniz ki ölümün siyah şiiri ölümden nihayetsizmiş… Cenap SAHABETTİN
Melih Cevdet Anday-Orhan Veli’den Şevket Rado’ya yazdığı Edebi mektup örneği
Kardeşim Şevketçiğim, Buraya gelir gelmez senin işinle meşgul oldum. Tercüme ettiğim eserin aslıyla, tercüme ettiğin
yere kadarki müsveddeleri hemen bana gönder. Tedkik ettirelim. Eğer daktilo ile yazdırır isen tabii makbule geçer. Bu iş oldu gibi. Burada ben geri tarfını takib ederim. Merak etme. Gelir gelmez tabii Oktay’la buluştuk. Sana Ankara’dan verilecek hiçbir havadisim yok.
Dün gece bir hayli uykusuz kaldığımız için şimdi Oktay’la yatıp uyumaya karar verdik. Bu bu arada sana bu kısa mektubu yazdım. Kusuruma bakma. Gözlerinden öperim Türkan’a çok selam ve hürmet. Melih C. Anday Şevketçiğim bende gözlerinden öperim. Ve her ikinizi de saadetler dilerim. Başka ne yazayım? Seni çok göreceğim geldi. Belki İstanbul’a yolum düşer; o zaman bol bol konuşuruz, biz dinleriz. Eyvallah canım.”
