“Ubi sunt” Nedir?

“Ubi sunt” Nedir?

“Ubi sunt” Nedir?

ubi sunt qui ante nos fuerent?” Bizden öncekiler neredeler? (Latince)

ubi sunt, şiirin veya kıtalarının Latince ubi sunt (“nerede…”) ile başladığı ve ana teması her şeyin geçici doğası olan bir dizedir.

Bazı ortaçağ Avrupa şiiri, “Neredeler?” anlamına gelen bu Latince ifadeyle başlar.

Ubi sunt, hayatın geçici doğası ve ölümün kaçınılmazlığını anlatır.

Bir zamanlar güçlü, zengin, genç ve güzellikleri ile ünlü kişilerin artık olmadığını anlatır.

Güçlü, güzel ya da erdemli olanın kaderi hakkında bir dizi soru yönelterek, bu şiirler hayatın geçici doğası ve ölümün kaçınılmazlığı üzerine meditasyon yapar.

Ubi sunt Örnekleri;

The Wanderer şiirindeki; Line 92

“Where have the horses gone? where are the riders? where is the giver of gold?” dizesi Ubi-sunt örneğidir.

Ayrıca Tolkien Two Towers filminde çok güzel bir Ubi sunt sahnesi var.

 

Where now the horse and rider?
Where is the horn that was blowing?
Where is the helm and the hauberg, and the bright hair flowing?
Where is the hand on the harpstring, and the red fire glowing?
Where is the spring and the harvest and the tall corn growing?
They have passed like rain on the mountain, like a wind in the meadow;
The days have gone down in the West behind the hills, into shadow.
Who shall gather the smoke of the dead wood burning,
Or behold the flowing years from the Sea returning?

TÜRKÇE ÇEVİRİSİ

At ve binici şimdi nerede?
Çalan korna nerede?
Dümen ve hauberg nerede ve parlak saçlar nerede?
Arp telindeki el nerede ve parlayan kırmızı ateş nerede?
İlkbahar, hasat ve uzun mısır nerede büyüyor?
Dağdaki yağmur gibi, çayırdaki rüzgar gibi geçtiler;
Günler batıda tepelerin arkasından gölgeye indi.
Yanan ölü odunun dumanını kim toplayacak,
Yoksa denizden dönen yılların akan yıllarına bakar mısınız?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir