Gülü seven dikenine katlanır ile ilgili kısa hikaye

Gülü seven dikenine katlanır ile ilgili kısa hikaye. Gülü seven dikenine katlanır atasözü ile ilgili kısa bir hikaye örneği yazdık. gülü seven dikenine katlanır hakkında hikaye yazınız. Kısa bir hikaye yazınız, yazdık. Gülü sven dikenine katlanır atasözünün anlamını anlatan kısa bir hikaye örneği yazdık.

Gülü seven dikenine katlanır ile ilgili kısa hikaye

HİKAYE -1

Ali ekmek sepetini kaldırdı. Tam 30 ekmek koymuştu. Fırından çıkan 30 sıcak ekmek. 

Elleri yandı. Elleri kızardı. Yüzünde terler birikti. Sonra diğer boş ekmek sepetini aldı.

Fırından çıkan bir ekmeği aldı, sepete dizdi. Akşam ekmek dağıtımı için ekmekleri yerleştiriyordu. 

Aynı işi sabahları, öğlen vakti ve akşamları da yapıyordu. Bazen ekmek mi sıcak, güneş mi sıcak diye düşünürdü.

Sepetler ekmekle doldu, yanık kokusu heryerde ve ellerindeydi.

Arkadaşları parkta oynarken, Ali bilgisayar parası biriktirmek için fırında çalışyordu.

Akşamları da fırında çalışanların ücretsiz aldığı 5 tane ekmeği gururla eve götürüyordu.

Akşam Ali koltukta uyudu kaldı. Annesi oğlunun üstünü örterken ellerinde ki kızarıklığı gördü.

Ekmekler gibi kızarmıştı. Annesi ellerini öptü. Ali uyandı.

“Oğlum gel çalışma çok yoruluyorsun” dedi.

Ali gülümsedi. “Üzülme anne, ben mutluyum. Hem ne demişler gülü seven dikenine katlanır.”

Ali gözlerini yumdu. Rüyasında bilgisayarını kullanıyordu. (ÖDEVHANE tarafından yazılmıştır.)

HİKAYE -2

Ali maçtan sonra gazoz içmeyi, çiçeklerden gülü çok seviyordu.

Hele maçta gol attı mı? Keyfi dünyalar kadar çoktu. Ödevlerini yaptı mı, elinde top, hemen parka koşardı. 

Takımlar kurulur, koşturmaca başlardı.

Ali formasını giydi, koştu futbol sahasına. Mahalle maçı vardı. 

Ali küçüktü, yaşı daha yediydi. Ama gönlü Ronaldo, Messiydi.

Hele bir fırsat versinler, topu kaleye gönderirdi. 

Büyüklerden sıra gelmezdi oynamaya. Takım yenilir, takım yeniden yapılır. Ali beklerdi büyükler gir desin diye.

“Ali sen kalenin arkasına geç, kaçan topları topla.”

Ali karşı bahçeye giden topları aceleyle getirir. “Ali koş, Ali yakala, acele et” sesleri arasında 90 dakka koşar dururdu.

Yeteneksiz baltaların attığı topları toplardı. Kaç maç böyle geldi, geçti.

Kaçan bir topun peşinden gitti yine Ali. Top bahçenin yeşillikleri arasında kaybolmuştu. Atladı çitten.

Topu gördü. Bir gülün altında duruyordu. “İyi ki kırmamış gülü” dedi. Topu aldı.

Güle şöyle bir baktı. Tuttu kokladı gülü. Eli gülün dikenine battı.

Topu geri getirdi. Takım yeniliyordu. Ali futbolu seviyordu ve katlanıyordu çilesine.

“Ali sen gir yenildik zaten” Ali önce inanamadı.

Girdi. Bir ileri koştu iki geri. Ali top toplayan çocukları düşündü, kaçan top gülleri kırmasın dedi,  topu doksana taktı. 

Ali kanayan elindeki gülün rengini gördü. Ali bir gol daha attı. Sonra bir daha…

O gün mahalle şampiyonlar ligini kazanmış gibi şendi, Ali abilerinin sırtında.

“Yaşa Ali, Yaşa Ali” seslerinde sokak sokak gezdirildi. Durdular, üçlü çektirdiler.

Durdular Ali’ye en soğuğundan gazoz verdiler. Ali parmağındaki sızıyı duydu, içti gazozunu.

Mahalle yıllar sonra yenmişti yukarı mahalleyi. Ali kahramandı.

Ne demişler, “Gülü seven dikenine katlanır, golleri de atarmış” (ÖDEVHANE tarafından yazılmıştır.)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir